Son zamanlarda inanılmaz bir yoğunluk vardı ve kendimle ilgilenemez, vakit ayıramaz hale gelmeye başlamıştım. Pazar günü de maalesef çok üzücü bir haber aldık. Bir arkadaşımızın kardeşini trafik kazasında kaybettik. İnsanın hayal bile edemeyeceği birşeyi yaşamak nasıl bir şeydir inanın kestiremiyorum. Çok üzüldük, parçalandık ama hayat bizim için devam ederken yine ateş düştüğü yeri yakıyor. Allah tüm sevenlerine sabır versin tek dileğim bu.
Dün cenazede bir kez daha anladım ki gerçekten her şey pamuk ipliğine bağlı. Bir şeyleri kafaya takacak kadar uzun vaktiniz olmayabilir. Hep kendinizi huzursuz ettiğiniz, memnuniyetsiz olduğunuz şeyleri değiştirmeyip belki de kalan kısacık hayatınızı boşuna kendinize dar ediyor olabilirsiniz. İşte tam da bu yüzden değişimden korkmayın...
Yoğunluk, yorgunluk derken artık benim için yine bir seyahat vaktinin geldiğini anladım. Kafamı dinlenmek, gezmek ve tabii ki seyahat etmek benim için en güzel ilaç. 1 saat sonra uçağım kalkıyor, lounge.da kahvemi yudumlarken içimden gelenleri yazıyorum. Huzur da yanımda... Aslında o kadar da zor değil mutlu olmak hayatta, hı ne dersiniz?